Herkesin genelde birbirine karıştırdığı iki kavram ile karşı karşıyayız. Fitness; sağlıklı, fit, zinde, güçlü ve formda kalmak için yapılan çeşitli spor dallarını ve buna uygun beslenme programlarını içeren spor etkinlikleri olarak tanımlayabiliriz. Fitness ‘da ana kaide kişinin yaşam kalitesini yükseltmektir. Gün içinde daha dinamik, enerjik, yorulmayan, kendini iyi hisseden, özgüveni yüksek, dayanıklı bireyler oluşturur.
Body Building sporunda ise; adı üzerinde olduğu gibi vücudu geliştirmek temelinde ve daha iri, daha sert, daha üst kilolara çıkılan bir spor dalıdır. Vücut geliştirmede beslenmeniz daha yüksek, ihtiyaçlarınız daha yüksektir. Bir vücut geliştiricinin günde 4-5 öğün beslenip, her öğünde 30-50 gram protein alması oldukça sıradan bir durumdur. Çünkü vücut geliştirici için büyümede sınır yoktur. Fitness ’da ise genellikle boy ve kilo dengesi gözetilir ve estetiğe önem verilir. Daha çok fit ve estetik görünümler hedeflenir.
Fitness mı Vücut Geliştirme mi?
Bunun seçimi tamamen kişiye bağlıdır. Hedefleriniz, istekleriniz ve hayallerinize bağlıdır. Ancak bu kararı alırken size sadece yön verebiliriz, istediğiniz ne? Fit ve hatları belirgin ama irileşmemiş ( kaslar preslenmiş tabir-i caizse ) boy kg dengesi içeren bir yol mu, yoksa daha iri daha büyük boyunuzun son 2 rakamından daha üst rakamlara çıkan kilolarda yüksek kas kütlelerine sahip olmak mı?
Zevkler ve renkler tartışılmaz tabii, ancak Fitness sektörünün daha trend olduğunun altını çizmeden geçemeyeceğim.
